25 Haziran 2008 Çarşamba

otoyol

dostumla bol sohbetli öğle yemeği vakti kahvaltısı
dostumla beyaz kağıtlarda görünür kıldığımız tanıdık, sevdik yüzler
dostumla merdivenlerde oturup bize, bizden olana, bizim olana attığımız kahkahalar
dostlarla tarihi bir maç,
yenilgi!
dostlar yasta.
ben daha hafif bi yasta.
florasan ışıkları altında bir gece çayı;
dallama çayı
özlediğim türden ikili sohbet
ikiye ayrılan otoyoldan 
ikiye ayrılmak
eve gelmek
yazı yazmak
güzel oldu bugün.

Muz kabuğu

Nihayet!
Sonunda!
görmek istediğim türden bir rüya!
muz kabuğuydum dün gece,
rüzgarla uçuyordum 
bir kasabanın içinde.

23 Haziran 2008 Pazartesi

kaç para?

bazen sormak istiyorum bu evdekilere;
kaç para?
sonra anlamıyorum cevabını.

oda

yaşayıp yaşayıp, 
yaşarken sanki yaşamadan edemiyormuşçasına,
yaşadıktan sonra yaşamış olmanın anlamsızlığını yaşayıp, sonra yine yaşamaktan, ve yaşamamaktan, yaşamaktan ve yaşamamaktan ve yaşamaktan ve yaşamamaktan.....
derken
bi bakıyorum, aslında burası benim odam. 
bu da benim.
odamdayım.
uslu uslu oturuyorum.
oyun oynuyorum.
aslında dert etcek hiç bir şey yok.
çok iyiyim.
herkesi seviyorum.



19 Haziran 2008 Perşembe

eskiyi eskitmek


televizyon izlemekten o kadar sıkılıyorum ki bazen, zaten az izlediğim için, her izlediğimde sıkılır oldum.ben de bindim dün arabaya, bana en uzak olan en yakın yere gittim. Eski yere. Eski akranlara. Eskiden bir şarap şişesi dönerdi, artık herkesin kendine ait bir şişe şarabı var. ben bilemedim,elim boş gittim. biri paylaştı kendininkini. Çünkü bi tek onunki kırmızıydı. Nasıl göründüğümü hiç ama hiç ama hiç umursamadığım zamanlar geldi aklıma orda geçen. Elif'in deyimiyle "koku geldi!".Çok keskin bir koku. Bir şeyin değil eskinin kokusu! Bi süre sonra komik olmayan şeylere de güldüğümü farkettim.Ve gitme vaktinin geldiğini...
geri dönerken yolda, orda bilerek bıraktığım ama asla bırakmak istemediğim bir şey bıraktığımı farkettim. bana dair olmayan, sadece denkleme doğru oturduğundan, kendimi bürüdüğüm o duruş. Samimiyet önemli şey... ! Ne gerek var artık, bırakalım bu eskiyi sitilize ettiğimiz modernist ilişki kurmaları! Sahici olalım, ya da olayım...! 
yeniler eskileri kolay kolay eskitemiyor çünkü .

SÖZ

Söz verdim!
kendime.
ayıbı ettim!
kendime!
ve başkasına
bi haber
ne ayıp.
töbe
töbe
ne arıyodum ki sanki
gerçekten ya
hakkaten yani
göt oldum
koskoca
kocaman
titredim
o melodi uğuldadı kulağımda
canım acıdı
asla aynı duyamayacağım için artık
o sesi
onu söylerken
bana
birden fazla
ikiden de
fazla
çirkin şey aklıma geleceğinden
gelmesin ! ! ! ! ! ! ! ! 
nasıl uyuyucam peki şimdi?!


17 Haziran 2008 Salı

bugün ilk gün diye

kadim bi dostum var kadın
kadın bir dostum var kadim
ben onu anlarım
o beni anlar
bugün yine anlaştık
o blog yapmış
ben de yapayım dedim
o beni anlasın
ben onu anlayayım
diye
sen de anla
anlaşalım 
diye